Desteklerin hedefe ulaşması şart
Dünya Gazetesi Tarım Yazarı Ali Ekber YILDIRIM, Türkiye’de yakın geçmişte “patates mi üreteceğiz, otomobil mi?” söylemiyle tarımın ikinci plana atıldığını hatırlatırken, “Tarım ve sanayi birbirine engel gibi gösterildi ama bugün geldiğimiz noktada Rusya bize hem buğday hem de S-400 satıyor” örneğini verdi. Türkiye’nin tarımda ürün çeşitliliği bakımından dünyada ilk sıralarda yer aldığını, ticaret açısından da lojistik olarak önemli bölgede bulunduğunu söyleyen YILDIRIM, “Ancak bunu çok iyi değerlendirdiğimizi söyleyemeyiz. Fındık, incir, kiraz, kuru üzümde dünyada birinci; kavun, pırasa, vişne gibi ürünlerde ikinci sıradayız. Tropikal meyveler bile yetişiyor. Bazı ülkeler tek ürünle bile çok ciddi zenginlik yaratırken biz ilk 5’e giren onlarca ürünle gerilerde kalıyoruz. Hayvancılıkta yanlış politikalar nedeniyle çok ithalat yapıyoruz” dedi.
Tarımda planlamanın şart olduğunu belirten YILDIRIM, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Tarımda girdi maliyetleri çok yüksek. Ürün fiyatları aynı ölçüde artmadığı, desteklemeler de verimli kullanılmadığı için ciddi sıkıntılar yaşıyoruz. Destekleme çok ama üretim ve verim artışının analizi yapılmıyor. Bu politikayı daha verimli kullanmamız gerekiyor. Tarımsal girdilerin temininde, tarımsal desteklemelerde, tarımda Ar-Ge ve teknoloji kullanımında üretimi ve çiftçiyi destekleyici politikalar uygulanmalı. Üretim ve pazarlama arasındaki kopukluk giderilmeli. Sözleşmeli tarım yasal zemine oturtulmalı. Çiftçi üretim yapıp para kazanabilir olmalı. İçinde bulunduğumuz dönem üreten için fırsat, üretmeyen için tehdit olacak. Üretirsek kıtlık olmaz ama üretmezsek her şey olur.”
Ali Ekber YILDIRIM, pandemi döneminde tüketim alışkanlıklarının değiştiğini, eve siparişle birlikte ambalajlı, donuk ve konserve ürünlere talebin arttığını, ev yapımı ürünlerin yeniden keşfedildiğini anlatırken, iklim değişikliğiyle birlikte sel ve hortum gibi felaketlerin etkisiyle ürün fiyatlarında artışlar yaşandığını belirtti.
Tarımda 2022 yılının zor geçeceğini, 11 Kasım’da ilan edilen desteklerin çiftçiye yansımasının ancak 2023 yazında olabileceğini haber veren YILDIRIM, “Gıda enflasyonu ilan edilen enflasyonun 10 puan üzerinde seyrediyor. Gübre fiyatları çok arttı. Gübrenin hammaddesi amonyak, amonyağın hammaddesi de doğalgaz. Enerji üretiminde ve sanayide doğalgaz kullanımı çok arttığı için önümüzdeki yıl kuraklık yaşanmasa bile gübre nedeniyle verim kayıpları yaşanabilir” uyarısında bulundu.
ESİAD üyesi iş insanları da toplantıda yaptıkları katkılarla; Türkiye’nin tarım ve gıdada kendi politikalarını geliştirmesi, ölçek ekonomisini dikkate alması, havza bazlı desteklemeden taviz verilmemesi, çiftçiden ihracatçıya kadar sektördeki bütün paydaşların ortaklaşa hareket etmesi, serpme kahvaltı, her şey dahil konaklama gibi pazarlama sistemlerinin revize edilerek üretim ve tüketimde karbon ayak izinin küçültülmesi gerektiğini savundular.