Derneğimiz düzenlediği çevrimiçi toplantıda Gazeteci Yazar Levent Gültekin’i ağırlayarak Türkiye siyasi gündemini değerlendirdi. Levent Gültekin, mevcut iktidarın, muhalefetin dağınıklığına yaslandığı tespitini yaparak, “Muhalefet yeni bir dil oluşturmalı, demokrasi cephesi kurmalı. Türkiye siyasetinin yeni bir dile ihtiyacı var” dedi.
Toplantının açılışında konuşan ve genel bir değerlendirme yapan ESİAD Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa KARABAĞLI, pandemi nedeniyle küresel boyutta süren bir krizin içinde olduklarını belirterek, “Hiç kimsenin öngöremediği bir salgının sert ve olumsuz etkilerini tüm dünya piyasa ve ekonomileri yakından hissediyor ve yaşıyor. Devletler de kendi güçleri ölçüsünde bu süreci aşmak için çaba gösteriyor” dedi.
Bu süreçten çıkışın üretimden geçtiği vurgusunu yapan KARABAĞLI, “Tedarik zincirlerinde meydana gelen kopmalar sonrası, ülkemizin bulunduğu avantajlı jeopolitik ve lojistik konumu, kartların yeniden dağıtıldığı bu süreçte bize fırsat sunmaktadır. Hedefe yönelik makro politikalar geliştirilmeli ve öngörülebilir, rasyonel bir kur politikasını ihtiyacımız var” dedi.
ABD Başkanı Biden’in soykırım açıklamasını da değerlendiren KARABAĞLI, “Bu durum bize göstermiştir ki dış politikada kavga eden değil özgüvenli, kendinden emin ama sorunları soğukkanlılıkla ve istişareyle çözen bir anlayışa ihtiyacımız var. O sebeple son günlerde Mısır ve İsrail ile kurulan diplomatik ilişkilerin, AB ile yapıcı diyalogların önemli ve doğru olduğuna inanıyoruz” dedi.
“İktidar gücünü muhalefetin dağınıklığından alıyor”
Türkiye’nin içinde bulunduğu siyaset ortamını değerlendiren ve 2023 yılındaki seçimleri ve iktidar ile muhalefetin politikalarının bir tahlilini yapan Levent Gültekin, iktidarın gücünün muhalefetin dağınıklığından geldiği tespitini yaptı.
Ülkemizde kutuplaşmanın tahribat ve kilitlenmeye neden olduğunu söyleyen Gültekin, “Her alanda olumsuzluk olsa da oy kaybetmeyen bir iktidar gerçeğimiz var” dedi. Türkiye’de mevcut durumun tam olarak kavranılamadığı kanaatinde olduğunu belirten Gültekin, “Türkiye olarak kötü yönetimlere çok karşılaştık, hepsi bedel ödeyip gitti. Ecevit’i hatırlayın. Mevcut iktidar neden seçimlerde iktidarı kaybetmiyor bunu tahlil etmemiz gerekiyor” dedi.
“Mevcut durumun adını konulmuyor”
Mevcut durumumuzun söylenenden farklı olduğunu belirten Gültekin, “O mevcut durumu kabul ederseniz o duruma yönelik tavır almanız gerekir. Türkiye’de mevcut durum kabul edilmiyor, öyle değilmiş gibi yapılıyor” diye konuştu.
Dünyada bu tarz yönetim şekillerinin zaman zaman iktidarda bulunduğunu hatırlatan Gültekin, “Buradan çıkış için özel bir çaba ve strateji gerekli. Muhalefet dilimizi değiştirmeli, durumu doğru anlatmalı. Muhalefet işsizlik, pandemi, ekonomik zorluklar nedeniyle seçimi kazanmayı umuyor ama durum o kadar basit değil” diye konuştu. Otoriter yönetimlerde toplumun algısının değiştiğine dikkat çeken Gültekin, “Toplum otoriter yönetimlerde akılla değil korkuyla hareket eder. En büyük korkusu ise güvenlik korkusu. Bu sebeple diğer her konu tali kalıyor. İktidarın böylesi durumlarda oy kaybetmemesinin temelinde bu yatıyor” diye konuştu.
“Liderlik önemli, demokrasi cephesi kurulmalı”
Ayrıca liderliğin de önemli olduğunu ifade eden Gültekin, “Bizde çok siyasi aktör var ama liderlik vasıflarına sahip lider az. Türkiye’nin sıkışıklıklarından biri de bu. Liderlik aynı zamanda lider olduğunu da söylemeli. Duruşuyla, sözleriyle, tavırlarıyla bunu göstermeli. Ancak ülkemizdeki siyasi aktörler liderliğe de talip olmuyorlar, o söylemlerde bulunmuyorlar” dedi.
Türkiye’de partilerin birinci önceliğinin Türkiye değil kendi partilerinin iktidarı olduğuna dikkat çeken Gültekin, “Muhalefetin hala kendi ajandaları var. Hepimizin bir araya gelmesi gerekiyor sözünü kendi tabanına dahi kabul ettiremiyorlar. Bu karışıklıkta ben iktidar olur muyum hesabı var muhalefette. O sebeple iktidardan başka alternatif arayan kararsız kesim bu partilere yönelmiyor. Muhalefet seçim kazanmak, güven vermek istiyorsa bir araya gelmeli, bir demokrasi cephesi kurmalı. Başka yolu yok” diye konuştu.