Derneğimiz, T.C. Ticaret Bakan Yardımcısı Rıza Tuna Turagay’ın katılımıyla gerçekleşen online toplantıda koronavirüs sonrası uluslararası ticaret politikasını ele aldı. Toplantıda konuşan Ticaret Bakan Yardımcısı Rıza Tuna Turagay, ek gümrük vergisi kararlarının yerli sanayicinin rekabet koşullarının korunması için alındığını söyledi.
Toplantının açılış konuşmasını yapan Yönetim Kurulu Başkanımız Fadıl Sivri, pandemi nedeniyle iş yapış şekillerinin, üretim ve yönetim süreçlerinin değiştiğini ifade ederek, “Pandemi sonrasında serbest ticaret anlaşmalarının önemi daha da artacak. Ülkelerin birbiriyle doğrudan anlaşma yaparak pazarlarını birbirlerinin hizmetine sunmasının aslında ne kadar önemli olduğunu gördük. Sanayiciler olarak yatırım ve hareket alanlarının arttırılması için çalışmaların yapılmasını bekliyoruz. Covid-19 sonrası iş yapış şekillerinin değişmesiyle Türkiye’nin daha iyi konuma gelmesi ve kendimize artı değer katmak için çalışmalarımızı sürdürmeliyiz.” dedi.
Sivri, pandeminin birçok tehdit ve fırsatı beraberinde getirdiğini hatırlatarak izlenecek strateji ve politika hakkında, “Salgınla mücadele kapsamında kurulan Sağlık Bilim Kurulu’nun benzeri yapıda bir Ekonomi Kurulu oluşturulmalı. Kurulun hem ticaret hem sanayi hem de ekonominin sürdürülebilirliği için önemli olacağını düşünüyoruz. Salgın sonrası yeni dönemde ülkemizin küresel entegrasyonuna ve serbest piyasa düzenine halel getirmeyeceğini ortaya koyan, yatırımcıya güven aşılayan, salgın sonrası için değişen ekonomik ve sektörel koşullara cevap verecek, endüstriyel dayanıklılığı artıracak orta-uzun vadeli strateji ve politikalarla ekonomimizin desteklenmesini bekliyoruz.” dedi.
Koronanın tüm dünya ekonomisini etkilediğini ve dünya ekonomisinde yüzde üç daralmanın beklendiğini ifade eden Ticaret Bakan Yardımcısı Rıza Tuna Turagay, Türkiye’nin en büyük pazarlarından biri olan Avrupa’nın yaklaşık yüzde yedi küçüleceğini söyledi. Türkiye ihracatının yüzde yirmi oranında daraldığını ifade eden Turagay, “Koronavirüs nedeniyle evlere kapanmamızdan dolayı iç ticaretimiz bundan doğrudan etkilendi. İşlerimizi evlerden yürütmek zorunda kaldığımız bu süre bizlere dijitalleşmenin ne kadar önemli olduğunu gösterdi. Elektronik ticaret hızlı bir şekilde büyürken bu alanda da atılım yapma gereği duyduk. Hükümet aldığı ekonomik tedbir paketleri ile bütün kesimlere elini uzatmaya çalıştı” diye konuştu.
“Rekabet ortamının korunması için tedbirler aldık”
Küresel pazarda farklı noktalarda strateji geliştirmenin önemini hissettiklerini vurgulayan Turagay, “Covid-19 sürecinde sağlık sistemine yapılan yatırımların meyvesini almaya başladık. Türkiye’nin ihracat ve ithalat düşüşü arasında büyük fark var. İthal ara mala ihtiyaç duyan sanayicimizi yeni tedbirlerle korumayı arzu ediyoruz. Belirli mallara gümrük vergisi koyduk. Bunu yerli sanayiyi güçlendirmek ve rekabetçi olma özelliğini koruyabilmesi için yaptık. Yabancı girdilere bağlı olduğumuz noktalar var. Bazı kalemleri kendimiz üretiyor olmamız lazım. Pandemi süreci, ilave ek gümrük vergilerinin uygulanmasına neden oldu. Sınır kapılarının kapatılması ve pazarların daralmasından dolayı bu tedbirleri almak zorunda kaldık” dedi.
“Artı değer katacak ülkelerle anlaşma yapmak için çalışıyoruz”
Serbest ticaret anlaşmalarının ne kadar önemli olduğunu hatırlatan Turagay sözlerini şöyle tamamladı: “Serbest ticaret anlaşmaları belirli pazarlara girmek için önemli olmakla birlikte kendi pazarınıza da anlaşma yaptığınız ülkeye açıyor hale geliyorsunuz. Türkiye’ye artı değer kazandıracak ülkelerle anlaşma yapmaya çalışıyoruz. Serbest ticaret anlaşmaları gündemimizde olmaya devam edecek. İkili ilişkililerin önemli olduğu bir dönemde serbest ticaret anlaşmalarını askıya alırsanız kendi ticaretinizi de askıya almış oluruz. İngiltere ile serbest ticaret anlaşması için çalışıyoruz. İngiltere’de bu duruma sıcak bakıyor.”